/  Yeşil Büyüme   /  Biyokütle Enerjisi Sektörü ve İzmir’de Sektöre Yönelik Teşvikler

Biyokütle Enerjisi Sektörü ve İzmir’de Sektöre Yönelik Teşvikler

Çağkan AYDOĞDU
Hukuk Müşaviri, Uzman
Yatırım Destek Ofisi
cagkan.aydogdu@izka.org.tr

Tarım ve gıda sektörü, teknolojik gelişmelerle birlikte biyoekonomi altında bitki, hayvan üretimi ve tüketimini, biyolojik atıkları,  kara ve deniz ekosistemlerinde sağlanan hizmetler ile ürünleri kapsayan bir boyuta ulaşmıştır.

Ağaçlar, bitkiler ve tarımsal atıklar, yenilenebilir enerji türü olan biyokütle enerjisinin temel hammaddesi olarak dünyada en çok kullanılan enerji kaynaklarıdır. Biyolojik ürünlerin yani biyokütlenin enerji amaçlı olarak kullanımını ifade eden biyoenerji ile elektrik ve ısı üretme ve aynı zamanda biyokütlenin özellikle ulaştırma sektöründe kullanılan biyoyakıt gibi ikincil ürünlere dönüştürülmesi söz konusu olmaktadır. Küresel nihai enerji tüketiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının oranı % 17,7 iken, bunun %73’ünü biyokütleden elde edilen enerji oluşturmaktadır (WBA, 2019).

Ülkemizde hayvansal, bitkisel ve orman atıklarının toplam teorik enerji eşdeğerinin 11.254.319 (TEP/yıl) olduğu ve 2017 yılı itibariyle Türkiye’nin birincil enerji tüketimin 145,3 Milyon TEP olduğu (MMO, 2019) dikkate alındığında, ülkemizin yıllık enerji tüketiminin %8’ine yakın bir kısmının biyokütle enerjisinden karşılanabileceği ortaya çıkmaktadır. Belediye atıkları da hesaba katılırsa, bu oran %10 düzeyine ulaşmaktadır.

Biyokütle enerjisi tesisleri ile ilgili olarak değerlendirme yapıldığında, ülkemizde 8 biyodizel işleme, 5 adet de biyoetanol işleme lisanslı firma bulunduğu görülmektedir (BEPA, 2020). Biyogaz, biyokütle, atık ısı ve pirolitik yağ enerji santrallerinin tümü itibariyle ise, 199 adet kayıtlı santral bulunmaktadır (MMO, 2020). Bu sayının artırılması ve kaynakların etkin kullanımı, enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasında önemli katkı sağlayacaktır. Ancak bunu yaparken tesislerin çevre hassasiyetine ve halkla iletişime azami önem vermek gerekmektedir. 

Biyokütle enerjisinden faydalanma ve tesislerin yaygınlaştırılmasının sağlanmasında önemli araçlardan biri de kamusal teşviklerdir. Türkiye’de biyokütle enerjisinin desteklenmesine yönelik temel teşvik uygulamaları, 15/06/2012 tarihli ve 2012/3305 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe giren Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilmektedir. Bu kapsamda ilk olarak biyogaz tesisleri ile elektrik üretimi yatırımları için verilen teşviklerden bahsedilebilir.

İzmir teşvik sisteminde 1. bölgede yer almaktadır. Bundan ötürü, İzmir ilinde yapılacak biyogaz tesisleri ile elektrik üretimi yatırımları, Genel Teşvik unsurlarından olan KDV muafiyeti ve Gümrük Vergisi İstisnası desteklerinden faydalanabilmektedir. Bununla birlikte, söz konusu tesisten yan ürün olarak organik gübre elde edilmesi halinde, söz konusu yatırım için 4. bölge teşvikleri uygulanabilmekte ve bu kapsamda KDV muafiyeti, Gümrük Vergisi İstisnasına ilaveten Yatırım Yeri Tahsisi, Sosyal Sigorta Primi İşveren Hissesi Desteği, (6 yıl), Kurumlar Vergisi İndirimi (%70) ve Faiz Desteği’nden faydalanılması mümkün olmaktadır.

Modern bir biyokütle tesisine ait bir görsel aşağıda paylaşılmıştır. Bu biyogaz tesislerinde, reaktör, karıştırıcı, fan, pompa, vana, tank, hava bloweri, yakma bacaları, ölçüm cihazları, monitör, basınç ve sıcaklık transmitterleri, analizör gibi daha birçok ekipman bulunmaktadır. Bunlardan yüksek teknolojili ürün sınıfına girebilecek monitör, bilgi işlem makineleri, entegre devreler, telsiz cihazlar, meteorolojik aletler, elektrik sayaçları gibi ürünlerin imalatına yönelik yatırımlar 5. bölge teşvikleri kapsamında değerlendirilmektedir.

Kaynak: Energie Burgenland

İzmir’in teşvik sisteminde 1. bölgede yer almasına rağmen, 21/08/2020 tarihli mevzuat değişikliği ile Kiraz, Beydağ ve Bayındır ilçeleri 2. bölge kapsamına alınmıştır. Bununla birlikte, yukarıda belirtilen nitelikte orta ve yüksek teknoloji yatırımlarının söz konusu ilçelerde yapılması halinde bu yatırımlara daha geniş teşvikler içeren bir alt bölge teşvikleri verilecektir. Bu ise, Sosyal Sigorta Primi İşveren Hissesi ve Kurumlar Vergisi İndirimi unsurlarında daha avantajlı bir destek alınmasını mümkün kılmaktadır.

Bir diğer önemli destek, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından sağlanmaktadır. Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Tarıma Dayalı Ekonomik Yatırımların Desteklenmesi Programında; üç dekardan küçük olmaması şartıyla örtü altı kayıt sistemine kayıtlı mevcut modern seralarda, yenilenebilir enerji kaynaklarından jeotermal ve biyogazdan ısı ve/veya elektrik üreten tesisler ile güneş ve rüzgâr enerjisinden elektrik üreten tesislerin yapımı halinde hibe desteğinden faydalanmak mümkün olmaktadır. Ayrıca, yenilenebilir enerji kaynaklı sera başvurularında yenilenebilir enerji kaynağı jeotermal veya biyogaz ise, bu kaynakların seranın sadece ısı ihtiyacını karşılaması yeterli görülmektedir.  08/02/2021 tarihine kadar yapılabilecek başvurular kapsamında yeni tesis yatırımları için 1.500.000 TL, tamamlama yatırımları için 1.000.000 TL, kapasite artırımı, teknoloji yenileme ve/veya modernizasyonu yatırımları için 750.000 TL’ye kadar hibe verilebilmektedir.

Bu teşviklerin yanında, İzmir’de İzmir Kalkınma Ajansı tarafından 2012 ve 2015 yıllarında ilan edilen mali destek programları ile yenilenebilir enerji sektöründe faaliyet gösteren işletmelere toplamda 40 milyon TL tutarında hibe desteği sağlanmıştır. Bu programlar kapsamında gerçekleştirilen projeler, İzmir’de yenilenebilir enerji sektöründe ekosistem oluşmasına önemli katkıda bulunmuştur. Makine ekipman üretimi yapan bazı firmalar, İzmir Kalkınma Ajansı’ndan aldığı destek ile ürettiği makinelerinde değişiklik yaparak biyokütle enerjisi sektöründe ihtiyaç duyulan makinelere dönüştürmüş ve ürün çeşitliliğini artırmış, enerji sektöründe de faaliyet gösterebilir hale gelmiştir. Bu firmalardan biyokütle sektörüne yönelik üretim yapan Göktoğan Teknik Makine, başarılı bir örnek olarak karşımıza çıkmaktadır. TMM Blower markası ile ürünlerini pazara süren firma, İzmir Kalkınma Ajansı desteğiyle Helis Loblu Blower modellerinin imalatına başlamış ve ürün gruplarını her geçen gün geliştirerek günümüzde ülkemizin en büyük yerli blower üreticilerinden biri olmuştur.

İzmir Kalkınma Ajansı gerek yeşil büyüme odaklı çalışmaları ile gerekse de Yatırım Destek Ofisinin belirlediği yenilenebilir enerji sektörüne yönelik yatırım tanıtım stratejisi doğrultusunda çalışmalarına devam etmekte, ekosistemin gelişmesi için faaliyetlerde bulunmaktadır.

Son olarak, İzmir Kalkınma Ajansı tarafından hazırlanarak Avrupa Birliği’nden 2,89 milyon Euro destek alan Best for Energy projesi ile kümelenme yaklaşımı çerçevesinde İzmir ve çevresinde sektörel dönüşümün sağlanması, temiz enerji ekipmanları ve çevre teknolojilerinin üretiminin ve katma değerinin artırılması, İzmir’in temiz enerjinin merkezine dönüşümünü yolunda bir adım daha atılmıştır. Bu çalışmaya ilişkin detaylı bilgilere https://www.bestforenergy.org/ web sitesinden ulaşılabilir.

Kaynakça :

Yorum Yaz