Türkiye’de Yeşil Bina Sertifikası ve Örnek Uygulamalar
Özgen KÜÇÜKİL
Uzman
Yeşil Büyüme Politikaları Birimi
ozgen.kucukil@izka.org.tr
Enerji tüketiminin büyük bir kısmını konutların oluşturduğu bilinmektedir. Binalarda büyük enerji israfına yol açan önemli bir husus, verimli olmayan tüketim alışkanlıkları yanında, binaların alışılagelmiş yapım teknolojisi ile üretilmeleridir. Dünyada küresel ısınmanın artmasında, iklim değişikliklerinin yaşanmasında ve enerji kaynaklarının tükenmeye başlamasında önemli pay sahibi olan inşaat sektörü, sebep olduğu bu olumsuz etkileri azaltabilmek için doğayla uyumlu, sürdürülebilir, çevre dostu, doğal kaynakları verimli kullanabilen yapım anlayışı ürünü olan yeşil bina kavramıyla yenilikçi bir anlayışı geliştirmektedir [1]. Bu anlayışla, yapı malzemelerinin hammaddesinin kaynağından elde edilmesinden başlayarak yaşam döngüsü boyunca ortaya çıkan çevresel sorunların minimize edilmesi hedeflenmektedir.
Yeşil bina kavramı ile;
- Su ve enerji kullanımının azaltılması,
- Bakım-onarım maliyetleri planlaması ile atık kirliliğinin azaltılması,
- Yapı malzemelerinin verimliliğinin ve bina bileşenlerinin dayanıklılığının arttırılması hedeflenmektedir [2].
Uluslararası Yeşil Bina Sertifika Sistemleri
Günümüzde ulusal ve uluslararası ölçekte kullanılan çok sayıda yeşil bina sertifika sistemi bulunmaktadır. Yeşil binaların değerlendirilmesi amacıyla birer araç olarak kullanılan bu sistemler, ortaya çıkarıldıkları ülkenin bölgesel ve ekonomik özellikleri, standartları ve yasaları kapsamında oluşturulmuştur [3].
İngiltere’de Yapı Araştırma Kurumu tarafından geliştirilerek 1990 yılında uygulamaya geçirilen BREEAM, Amerikan Yeşil Bina Konseyi tarafından ilk defa 1998’de binaları sertifikalandırmaya başlayan LEED, 2003 yılında Avustralya Yeşil Bina Konseyi tarafından oluşturulan Green Star ve Alman Sürdürülebilir Bina Konseyi tarafından 2009 yılında kurulan DGNB Sertifikasyon Sistemi kullanılan başlıca sertifika sistemleridir. Her bir sertifikasyon sisteminin kriterleri ortaya çıktıkları bölgelerin özellikleri doğrultusunda belirlenmiş olup yapılan puanlamalar ve öncelikler de bu bağlamda değişkenlik göstermektedir. Bu kapsamda yapılan bir çalışmada hazırlanan özet tablo aşağıda sunulmaktadır [3].
Çizelge 1: Başlıca sertifika sistemlerine yönelik özet tablo
05.12.2008 tarihli 27075 sayılı Resmî Gazete’de, mülga Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından 5627 sayılı Enerji Kanunu’nun ilgili maddesine dayanarak, Dünyada uygulanan yeşil bina sertifika sistemlerine benzer şekilde, Türkiye’deki binaların kullandıkları enerji kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasına, enerji israfının önlenmesine ve çevrenin korunmasına ilişkin usul ve esasları düzenleyen, Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği yayımlanmıştır [2]. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca yayımlanan “Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile, her binanın alması gereken ve enerji tüketimi değerlerini gösteren yasal bir belge olma özelliğini taşıyan Enerji Kimlik Belgesi 1 Ocak 2020 tarihi itibariyle zorunlu hale getirilmiştir. Bununla beraber Enerji Verimliliği Kanunu, Enerji Kaynaklarının ve Enerjinin Kullanımında Verimliliğin Arttırılmasına Dair Yönetmelik, Binalarda Isı Yalıtım Yönetmeliği gibi düzenleyici yönetmelikler de mevcuttur.
Hazırlanan yönetmeliklerle beraber Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi bünyesinde bulunan Yapı Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından Ocak 2014’te duyurulan SEEB-TR (Sürdürülebilir Enerji Etkin Binalar), TSE tarafından Temmuz 2013’te oluşturulan Güvenli Yeşil Bina Belgesi ve Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK) tarafından 2013’te taslak olarak sunulan Yeşil Konut Sertifikası gibi çalışmalar da mevcuttur. Ancak bunlardan herhangi birine yönelik yapılan çalışmalar tamamlanmadığı için mevzuatta yer alamamış, bunların yerine uluslararası geçerliliği olan diğer sertifika sistemleri kullanılmaya devam etmektedir.
Türkiye’de Bulunan Yeşil Bina Uygulama Örnekleri
Türkiye’de herhangi bir sertifika sisteminden sertifika almış yeşil bina sayısı ÇEDBİK kayıtlarına göre, 484’tür. Bunlardan güncel ve kamu hizmet binası olan 2 örnek incelenmiştir.
– Sabiha Gökçen Havalimanı Terminal Binası- LEED/Altın (110 üzerinden 66 puan ile) 11.12.2019
- Enerji Verimliliği: Binada kapsamlı enerji verimliliği etüdü yapılarak mevcut sistemlerin ve ekipmanların durumu, çalışma performansı değerlendirilerek optimum düzeyde verimlilik için gerekli iyileştirmeler ve ayarlamalar yapılmıştır. Düşük maliyetli iyileştirmeler hayata geçirilmiş ve ilerleyen dönemler için daha kapsamlı potansiyel iyileştirmelere yönelik geliştirme programı hazırlanmıştır.
- Emisyon: Klimalarda kullanılan soğutucu akışkanlar ile yangın tüplerinde ve trafolarda kullanılan sera gazları envanteri oluşturularak takip altına alınmış ve yeşil bina hedeflerini sağlayacak seviyede emisyon oranlarına ulaşılmıştır. Böylece, küresel ısınma ve ozon tabakasını delme risklerine karşı önlemler alınmıştır.
- Aydınlatma: Terminal binasının dış aydınlatmasında gökyüzünde ışık kirliliği yaratmayan tipte armatürler seçilerek hem çevresel sürdürülebilirliğe hem de enerji verimliliğine katkı sağlanmıştır. Terminal binası iç aydınlatmasında LED dönüşümü sağlanmıştır. Böylece aydınlatmada enerji verimliliği hedeflerine ulaşılmıştır.
- Su Verimliliği: Binadaki tüm su armatürleri ve su harcayan sistemler etüt edilmiş ve yeşil bina standartlarını %25 aşacak seviyede iyileştirmeler yapılmıştır. Sert zeminlere düşen yağmur suyu toplanıp filtrelenerek yağmur suyu depolarında toplanmaktadır. Burada toplanan su, peyzaj sulamasında kullanılarak su verimliliği sağlanmıştır. Peyzaj sulamasında şebeke suyu kullanılmamaktadır. Mevcuttaki yeşil alanlarda yapılan peyzaj tasarımında yerel ve az su harcayan bitkiler tercih edilerek hem biyoçeşitlilik sağlanmış hem de peyzaj sulaması için harcanacak su miktarı asgari seviyeye indirilmiştir [4].
- Bursa Entegre Sağlık Kampüsü Projesi– LEED/Altın (110 üzerinden 68 puan ile) 07.01.2020
- Sürdürülebilir Arazi ve Lokasyon: Karbon emisyonlarının düşürülmesi hedefi nedeniyle projeye yakın yürüme mesafesindeki otobüs durakları ile toplu taşıma teşvik edilmiştir. Hastane çalışanları için bisiklet parkları yapılmış ve güvenli alanlara konumlandırılmıştır. Otoparkların %90’dan fazlası yer altı otoparkı olarak tasarlanmış bu sayede yeşil alan ve yayaların kullanabileceği açık alan miktarı arttırılırken ısı adası etkisi önlenmiştir.
- Su Verimliliği: Az su tüketen verimli batarya ve rezervuarlar kullanılarak, bina su tüketiminde %20 tasarruf sağlanmıştır.
- Enerji Verimliliği: Trijenerasyon sistemi, enerji verimli mekanik ekipmanların ve aydınlatma armatürlerinin kullanımı ile enerji verimli cephe tasarımı sayesinde %30’un üzerinde enerji tasarrufu hedeflenmiştir.
- Malzeme ve Kaynaklar: Proje kapsamında Geri Dönüştürülmüş İçerikli Malzeme ve Yerel Malzeme kullanımına özen gösterilmiştir.
- İç Mekan Hava Kalitesi ve Kullanıcı Konforu: Bina kullanıcılarının konforu ve sağlığı LEED sisteminin değerlendirdiği ana öğelerdendir. Bu kapsamda binada inşaat esnasında iç mekanlarda kullanılacak yapı kimyasalları (boya, astar, yapıştırıcı, macun vs.) içeriğindeki VOC (uçucu organik bileşen) oranlarının uluslararası limitlere uygun olanlarından tercih edilmiştir. Cephe, gün ışığından maksimum faydalanılmak üzere tasarlanmıştır [5].
Kaynakça
[1] Anbarcı M., Giran Ö., Demir İ. H., “Uluslararası Yeşil Bina Sertifika Sistemleri ile Türkiye’deki Bina Enerji Verimliliği Uygulaması”, e-Journal of New World Sciences Academy, 2012 7-1.
[2] Aktuna, M., “Geleneksel Mimaride Binaların Sürdürülebilir Tasarım Kriterleri Bağlamında Değerlendirilmesi Antalya Kaleiçi Evleri Örneği”, Yüksek Lisans Tezi, Yıldız Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, İstanbul, 2007.
[3] Gültekin B. A., Bulut B., “Yeşil Bina Sertifika Sistemleri: Türkiye İçin Bir Sistem Önerisi”, 2nd International Sustainable Building Symposium, 2015.