Covid-19 Döneminde Kruvaziyer Turizmi
Müge UYAR
Kurumsal İletişim Personeli
Kurumsal Yönetim Birimi
muge.uyar@izka.org.tr
2019 yılı aralık ayında Çin Halk Cumhuriyeti’nde başlayıp tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 virüsü tüketim alışkanlıklarımızdan seyahat tercihlerimize kadar birçok unsuru değiştirmiştir. Virüsün yayılımını kontrol altına almak amacıyla uygulanan önlemler birçok sektörü ve doğrudan ekonomiyi olumsuz yönde etkilemiş olup tedbirlerden en çok etkilenen sektörlerden biri ise turizm olmuştur. Konaklamaların yasaklanması, seyahat kısıtlamaları, ülkelere giriş – çıkış yasakları yerli turist sayısında olduğu kadar yabancı turist sayısında da düşüşe neden olmuştur.
Turizm türleri arasındaki kruvaziyer turizminin Covid-19 döneminde en çok etkilenen sektörlerden biri olduğunu görüyoruz. Türk limanlarına uğrayan kruvaziyer gemi oranı 2019 ve 2020 yılları karşılaştırıldığında %98,5, kruvaziyer gemi yolcu sayısı %99,3 oranında düşmüştür (3).
Covid-19 dönemi öncesi kruvaziyer sektörü hacmi dünya genelinde 42 Milyar Dolara ulaşmışken 2020 yılını %100’e varan bir kayıpla tamamlamış ve büyük gelir kayıpları yaşanmıştır (1). Virüsün yayılımının artması sonucunda durdurulan sektörde önemli maddi kayıplar yaşanmıştır. Kapalı bir ortamda ve dış dünyadan ayrı bir tatil imkanı sunan kruvaziyer gemileri tedbirler alınmadığı zaman virüsün yayılımı için uygun ortam oluşturur. Ülkelerin kendi vatandaşlarına uluslararası seyahat kısıtlamaları getirmeleri veya sınır kapılarını virüsün yayılımının yoğun olduğu ülkelere kapatmaları ülkeler arasında kruvaziyer gemisiyle tatil yapmayı da imkansız hale getirmiştir. Bu da Covid-19 dönemi kruvaziyer turizmi değerlerinde yüksek oranda düşüş yaşanmasına neden olmuştur.
Türkiye Otelciler Birliği verilerine göre; 2019 yılının ilk on bir ayında 35.277 gelen yolcu ve 204.280 transit yolcu barındıran toplam 328 kruvaziyer tipi yolcu gemisi limanlarımıza uğramıştır.
2020 yılı içerisinde limanlarımıza gelen kruvaziyer sayısı ocak ayında 1 adet, mart ayında 4 adet olmak üzere toplam 5 adettir. Yıl içinde 90 gelen yolcu ve 1.734 transit yolcu ile birlikte toplam 1.824 yolcu limanlarımıza uğramıştır. 2021 yılı ilk 4 ayında halen kruvaziyer gemileri hareket etmemektedir (4).
Turizmde önemli bir yere sahip olan kruvaziyer turizmi Covid-19 ile başlayan sürece şanssız bir giriş yapmıştır ve yolcu sayılarının bu kadar düşmesinde Diamond Princess gemisinde yaşanan vaka etkili olmuştur.
Princess Cruises’un işlettiği 20 Ocak 2020 tarihinde Japonya’nın Yokohama Limanı’ndan hareket eden Diamond Princess’te 56 ülkeden 2666 yolcu ve 1045 mürettebat toplam 3711 kişi bulunuyordu. Corona virüs taşıyan bir yolcunun gemiye binmesi sonucu 712 kişide vaka görülmüştür ve 13 kişi hayatını kaybetmiştir. Dünyada yeni yayılmaya başladığı ve henüz semptomlarının ve yayılış biçiminin araştırıldığı sırada kapalı ve kalabalık bir ortamda bu kadar hızlı bir şekilde yayılması gemiyi Covid-19 çalışmaları için bir laboratuvar haline getirmiştir. Virüsün hava yoluyla bulaştığı, bazı kişilerin hastalık belirtisi göstermeden de taşıyıcı olabileceği sonuçları bu gemide yaşanan vaka neticesinde çıkarılmıştır (5).
Olayın ardında kruvaziyer turizmi durdurulmuş ve sektörde çok ciddi kayıplara yol açmıştır. Sektörün önde gelen ilk üç şirketi 2020 yılının üçüncü çeyreğinde toplam 5 milyar dolar zarar ettiğini ve 2020 Mart ayından itibaren 40 milyar dolar borçlandıklarını açıklamışlardır (6).
Diamond Princess gemisinde Covid-19 virüsü yayılması ardından yaşanan 14 günlük karantina süreci HBO tarafından “The Last Cruise” adıyla belgesel yapılmış ve 30 Mart 2021 tarihinde yayınlanmıştır.
Covid-19’un Turizme Olan Etkisi
Covid-19 virüsünün birçok ülkede yayılımı sadece kruvaziyer turizminde değil genel olarak turizmin her türünde etkili olmuştur. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) verilerine göre uluslararası seyahat sayısı 1950 yılından itibaren istikrarlı bir yükseliş yaşayarak dünya turizm endüstrisini büyütmüştür. 2019 yılında dünya genelindeki uluslararası seyahat sayısı %3,8 büyüme ile 1 milyar 461 milyon olmuştur (1).
2019 yılındaki büyüme Covid-19 virüsü yayılımını kontrol altına almak amacıyla uygulanan tedbirler nedeniyle 2020 yılında hızlı bir düşüşe geçmiştir. Turizmin canlı olduğu temmuz ayında uluslararası seyahat sayısında 2019 yılına göre %81, ağustos ayında %79 azalma yaşamıştır. 2019 yılında 1.5 trilyon dolar seviyesinde olan turizm geliri Covid-19 döneminde 730 Milyar dolar kayba neden olmuştur (1).
Türkiye’de 2020 yılı turizm geliri 9,1 milyar doları yabancı ziyaretçilerden olmak üzere 12,1 milyar dolar olmuş ve bir önceki yıla oranla % 65,1’lik bir azalış sergilemiştir. Yabancıların en çok geceleme yaptığı iller sıralamasında İzmir beşinci, yerli ziyaretçilerin en çok geceleme yaptığı iller sıralamasında ise dördüncü olmuştur. Dolayısıyla, Türkiye’de önemli bir turizm destinasyonu olan İzmir Covid-19’un yayılmasından en çok etkilenen illerden biri olmuştur (2).
Türkiye’de ilk vaka mart ayında görülmüştür ve yaz aylarında Türkiye için önemli bir gelir kaynağı olan deniz-kum-güneş turizmini olumsuz etkilemiştir. 2019 yılında Türkiye’ye gelen toplam ziyaretçi sayısı 51,7 milyon kişi iken 2020 yılının ilk on ayında bu sayıda % 72,5’lik bir düşüş yaşanmıştır. 2019 yılının ilk on ayında 40,7 milyon olan sayı 2020 yılının ilk on ayında 11,2 milyona gerilemiştir. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, İzmir’e baktığımızda ise 2019 yılında 1.150.397 olan ziyaretçi sayısı 280.072’e düşmüştür. En çok ziyaretçi alan İstanbul, Antalya, Muğla ve İzmir’de 2019 yılı ziyaretçi sayısında önemli artışlar olurken Covid-19 virüsünün hızla yayılmasının yarattığı tedirginlik ve alınan tedbirler kapsamında 2020 yılı ziyaretçi sayılarında ciddi gerilemeler yaşanmıştır.
Ziyaretçi sayısında yaşanan gerilemeler doğrudan turizmden elde edilen geliri ve ekonomiyi de etkilemiştir. 2020 yılı ocak ve şubat ayları ülkemiz için verimli geçerken Mart ayında görülmeye başlanan vakalar ve ardından alınan tedbirler sonucunda önemli kayıplara neden olmuştur. Turizm açısından büyük öneme sahip yaz ayları gelirleri büyük gerilemeyle sonuçlanmıştır.
Yeni Dönem Turizm Beklentileri
“Yeni Normal” hayatımıza ayak uydurmaya çalışan sektörlerden biri olan turizmde bazı alışkanlıklarda değişiklikler yaşanmıştır. Vaka sayılarına göre açılan veya kapanan işletmeler ve konaklamalar tedbirlere ayak uydurmaya çalışırken diğer insanlardan izole bir şekilde dinlenme imkanı sunan eko turizme olan ilgi artmıştır. Yerli turistler toplu ulaşım yerine kendi araçlarıyla sessiz sakin yakın bölgelere, doğaya ve butik oteller yoğun ilgi göstermeye başlamıştır. Karavan ile konaklama, villa kiralama ve yat turları gibi izole tatil seçenekleri öne geçmiştir. Tatil yapılacak yer seçilirken öncelikle uygun fiyat veya yapılabilecek aktiviteler aranırken, hijyen ve izole bir ortam arayışı öne geçmiştir. Özellikle yerli turist için kalabalıktan uzak ve dezenfekte edilen alanlar tercih önceliği yaratmaktadır.
Londra merkezli trend araştırma şirketi Globetrende’e göre, Covid-19 nedeniyle ön plana çıkan 2021 yılı seyahat eğilimlerini şu şekilde açıklamıştır; (1)
- İndirimli tatiller
- Kısa süreli geziler
- Sanal seyahat
- Lüks kaçış noktaları
- Güvenli destinasyonlar
- Rezervasyon esnekliği
- Kış tatilleri
Kruvaziyer gemileri limandan ayrıldıktan sonra kendi içinde izole olması nedeniyle güvenli bir ortam yaratabileceği gibi virüsün yayılımına karşı gerekli tedbirler alınmadığı zaman ciddi vakalara da neden olabilecek bir turizm çeşididir. Diamond Princess gemisinde yaşanan olayda olduğu gibi virüs taşıyan bir yolcunun gemiye binmesi diğer yolculara da virüsün bulaşmasına ve ölümlere neden olabilir. Hem yolcular gemiye binmeden önce yapılacak PCR testleri hem de gemi içerisindeki hijyen ve temizliğin sağlanması ile gerekli dezenfektasyonun yapılması gemi işletmesinin sorumluluğundadır. Güvenli bir gemi yolculuğu için alınabilecek önlemler; (7)
- Gemi personelinin ve misafirlerin test yaptırması
- Kapasitede azaltmaya gidilmesi
- Gemideki kalabalık alanlarda dezenfekte noktalarının ve ateş ölçerlerin olması
- Sağlık ekiplerinin olması
- Kabinler arası hava dolaşımının engellenmesi ve hava filtrasyonu sağlanması
- Gemi restoranında tek kullanımlık ürünlerin tercih edilmesi ve temassız yemek servisi uygulaması
- Açık büfeye yer verilmemesi
- Gemi personelinin maske ve eldiven takması
Aşılanmaların başlamasıyla beraber kruvaziyer sektörü umutlanmıştır ve Covid-19 dönemi öncesi turizm sayılarına 2 ila 4 yıl arasında geri dönülebileceği düşünülmektedir. Virüs salgını nedeniyle uygulanan kısıtlamalar sonucu tatil yapamayan ve karantinada kalan insanların aşılandıktan sonra turizmi canlandırması ve turizmde eski sayılara dönülmesi muhtemeldir.
Kaynakça:
- (1) TÜRSAB
- (2) T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü, Turizm İstatistikleri, Genel Değerlendirme 2020
- (3) 7deniz
- (4) Türkiye Otelciler Birliği
- (5) Hürriyet
- (6) Dünya
- (7) Deniz Bülten